Kentsel dönüşüm neden önemli ve âcil
Deprem ve sağlıksız yapılaşma nedeniyle, Türkiye coğrafyasının yüzde 66’sını Türkiye nüfusunun yüzde 71’ini ilgilendiren kentsel dönüşüm, ülkemizin en önemli sorunlarının başında gelmektedir. Kentsel dönüşüm, maalesef hâlâ vatandaşa da tam olarak anlatılmış değil.
Toplum, ‘Kentsel Dönüşüm’ uygulamalarına yeterince güven duymuyor. Bu sorunların giderilmesi ve ihtiyaçlara cevap veren stratejilerin geliştirilebilmesinde ‘Kentsel Dönüşüm’ sürecinde rol alan bütün aktörlere, tüm kamu kurum ve kuruluşlarına, sivil toplum örgütlerine, meslek odalarına, belediyelere, siyasi partilere büyük sorumluluk düşmekte olup, bu konunun milli bir seferberlik ruhu ile ele alınması gerekiyor.
Kentsel dönüşüm, sadece bina düzeyinde bir dönüşümden ziyade, yaşam kalitesini arttıran, kaynakları etkin kullanan ve uzlaşmacı bir anlayışla planlama olmalıdır.
Yapılacak olan kentsel dönüşüm çalışmalarında, yer altı ve yerüstü zenginliklerinin ve tarihi eserlerin korunması, beşeri ilişkilerin güçlendirilmesi, çarpık kentleşmeden planlı kentleşmeye geçilmesi, dikey mimariden ziyade yatay mimarinin uygulanması, Türk mimari karakterinin yerleştirilmesi ve yöresel mimarinin korunması, mahalle kültürünün yeniden kazanılması, gerekli sosyal donatı alanlarının ulaşım güzergahlarının çözülmesi, akıllı şehir, yenilenebilir enerji ve sıfır atık sistemine uyum sağlanması gerekmektedir.
Yenileme, süreçleri şeffaf olmalı, karar süreçleri ilgili toplum kesimleriyle paylaşılmalı, sürecin tamamında projeden etkilenen toplum kesimlerinin bilgiye kolayca erişebilme olanağı yaratılmalıdır. Dönüşüm projelerinden etkilenen tüm kesimlere, ayrımsız biçimde, projenin başlanmasından sonuçlanmasına dek güvenli ve sağlıklı yaşam olanaklarına sahip geçici iskan imkanları artırılmalıdır.
Kentsel Dönüşüm yasası mutlaka günün şartlarına göre revize edilmeli, belirlenen ve yaşanan aksaklıklar giderilmeli; vatandaşın katılımı sağlanmalıdır. Gerekli hukuksal düzenlemeler yapıldıktan ve birtakım bürokratik işlemler azaltıldıktan sonra, yeni finansman modelleriyle sektör öncüleri daha fazla aktif olacaktır.
Bu tespitlere ilaveten bugüne kadar pek konuşulmayan, dikkate alınmayan konuların da yapılacak olan kentsel dönüşüm çalışmalarında ele alınması ve hayata geçirilmesi zaruri olmuştur.
Yapılan son çalışmalar gösterdi ki zaman kaybetmeden harekete geçilmeli, “yapılabilir edilebilir”den ziyade kentsel dönüşüm kriterlerine sahip çıkarak finansmanı ve iş modeli çözülmüş şekilde dönüşümü gerçekleştirmeliyiz.
Tüm dünya ve ülkemizde baş gösteren, aynı zamanda insan sağlığını tehdit eden pandemi süreci, bugüne kadar pek dikkat etmediğimiz ve düşünmediğimiz ama sağlığımız, hayatımız, işimiz için çok önemli olan oturduğumuz binaların mimarisi ve çevresinin önemini yeniden düşünmemize sebep oldu.
Bu süreçte, evimizin döşenmesinden boya rengine, mekanların ufaklığından büyüklüğüne, kullanım şeklinden aydınlatmasına, enerji verimliliğinden ısı ve ses yalıtımına, mekan içindeki akustikten çöp atımına, kullanım şekline varıncaya kadar ne kadar önemli olduğunu belki de şimdi yeni anladık.
Yeni dünya ve yaşam tarzında Kentsel Dönüşüm uygulamalarında şehirleri ve binaları planlarken; doğal afetlere dayanıklı, kullanım alanlarının yaşam kültürümüze uygun olması, kullanabileceğimiz ve rahat edebileceğimiz eşya yerleşimine uygun planlama, gün ışığının ve güneşin yaşam alanlarına girmesine, ısı, ses ve su yalıtımına dikkat edilmesine, enerji verimliliği standardına uygun malzeme ve şartlarının sağlanmasına, akıllı ev sistemi, akıllı binaların ve şehirlerin olmasına, sosyal ihtiyacı karşılayacak alanların olmasına, ulaşım güzergahlarının yakınlığına, aile büyüklüğüne ve yaşam şekline uygunluğuna, çöp depolama ve atık sistemin olmasına, okul, hastane, Pazar yeri, spor alanları vb. gibi sosyal alanların olmasına, kullanım alanların akustiğine ve boya rengine, havalandırma ve filtre sistemlerinin olmasına, iklimlendirme sisteminin olmasına, doğal hava ihtiyacını karşılayacak gerekli büyüklükte teras yada balkonların olmasına, Konutlarda hobi-çalışma odalarının olmasına, bina veya site girişlerinde steril mekanların oluşturulması ve bu alanlardan girilmesine, konutların ve iş yerlerinin ihtiyacı karşılayacak depo alanlarının olmasına, aydınlatma ve ısınma ihtiyaçlarını karşılamak için alternatif enerji sistemlerinin olmasına, kendi enerjisini kendi üreten yenilenebilir enerji sisteminin olmasına, insan hayatı için çok önemli olan su ihtiyacının alternatif sistemlerle karşılanmasına, küresel ve ülkesel tehlikelere karşı, uzun süre kalınabilecek, her türlü ihtiyacı ve toplu korunma ihtiyacını karşılayabilecek alanların olmasına dikkat etmek zorundayız.
Tüm yapılanmamızı, bu paralelde yeniden revize etmek mecburiyetindeyiz.
Vakit kaybetmeden milli seferberlik ruhu ile iktidarı ve muhalefeti ile el ele vererek ayrı bir finans ve banka teşekkül ettirilerek Kentsel Dönüşüm ile ilgili ayrı Bakanlığın ihdas ettirilmesinde fayda olup, iş modeli ve finansmanı çözülmüş şekilde ki zor değil, vatandaş, belediye, sivil toplum örgütleri ve sektörün paydaşları olarak bir araya gelerek ACİL başlamalıyız. Yoksa altından kalkamayacağımız üzücü ve tahrip edici olaylar yaşayabiliriz.Yazarın Son Yazıları