İnşaat sektörü, sadece inşaatın yapılması anlamında önemli olmayıp, aynı zamanda inşaat yapım sürecinde ve sonrasında hem ekonomi hem de insan sağlığı açısından büyük önem arz etmektedir.
Yıllarca başıboş olan inşaat sektörü, belli standart eksiklikleri ve belirsizlikler nedeniyle çok sayıda mağduriyetler yaratmıştır. Teknik ve mali yeterliliğe sahip olmayan birçok kişi ve firma, inşaat sektörüne hızlı ve kolay para kazanma hırsı ile girmiş, bu süreçte de hem kendileri hem de devletimiz zarar görmüştür.
Bunun yanı sıra, ana işveren altındaki alt yükleniciler ve işçiler de maalesef büyük zararlar görmüş, birçok firmanın batmasına sebep olmuştur. İnşaatlarda çalışan binlerce emekçiler ücretlerini alamamış, hak sahibi olan sade vatandaşlarımız da mağdur olmuşlardır.
Yaşanan bunca ağır bedeller neticesinde devletimiz ve ilgili bakanlıklarımız, meslek gruplarına belirli koşullar ve disiplinler getirmiştir. İnşaat sektöründe de bu disiplinler içerisinde artık yeni bir düzenlemeye gidilmiş ve standartlar oluşturulmuştur. Artık Türkiye’de her meslek grubunda olduğu gibi inşaat sektöründe de mesleki yeterlilik eğitimi ve belgesi zorunluluğu devreye girmiştir. İşçi veya usta, hangi mesleği yapacak ise o işle ilgili eğitimi alıp, sınavlar neticesinde alacağı “Mesleki Yeterlilik Belgesi” ile çalışabileceklerdir.
Tabii yasayı çıkarmak yetmiyor. Bu yasanın uygulanabilirliğini de işverenlerin yerine getirmesi zorunluluğu vardır. Hangi meslek grubu olursa olsun, mutlaka o meslek ile ilgili eğitimli, deneyimli ve belgesi olanlar çalıştırılmalı ve gerekli kontroller de ona göre yapılmalıdır. Ayrıca eğitimi ve belgeyi veren yetkili firmaların da bir o kadar sorumluluğu vardır.
Eline keser, matkap alan “Ben ustayım” diye çalışmamalıdır, çalıştırılmamalıdır. Yapacağı iş ile ilgili yeterli bilgiye, tecrübeye sahip olup olmadığının ve da mutlaka “Mesleki Yeterlilikleri” araştırılmalıdır. “Mesleki Yeterlilik Belgesi” olmayanlar özellikle inşaat sektöründe yer almamalıdır. Müteahhit firmaların, şantiye şeflerinin, kontrol mühendislerinin, teknik ofis şeflerinin, iş güvenliği uzmanlarının bu konuya hassasiyetle dikkat etmeleri gerekmektedir.
Her zaman iş sağlığının ve güvenliğinin önemine vurgu yapıyoruz. İnşaat yapım sürecinde veya sonrasında bu hususun ne kadar önemli olduğunu acı tecrübelerle yaşıyoruz. Esasında her şey yasada ve yönetmeliklerde mevcut olmasına rağmen, uygulayıcılar bu konulara pek dikkat etmiyorlar.
Yıllarca emek verdiğimiz, özenle büyüttüğümüz çocuklarımızı, yetişmiş insanlarımızı tedbirsizlikler ve hatalar yüzünden kaybediyoruz. İşte daha yeni, bir bilim insanımızı, uygulama ve montaj hatası yüzünden kaybettik. Tabii bu yeni olmamakla beraber, devamlı böyle ve benzeri kazaları da yaşamaktayız. En son kaybettiğimiz doktorumuzu, balkon korkuluğunun işçilik ve montaj hatası yüzünden kaybettik. O doktorumuzu çocukluğundan bu yaşına kadar büyük bedeller ödeyerek yetiştirdik ama basit bir hata yüzünden yaşamını yitirdi.
Halbuki yapılan montaj tekniğe uygun olarak yapılmış olsa veya kontrol edilseydi bu tip kazalar olmayacaktı. Güya insan can güvenliği için yapılan bu uygulamalar, maalesef tedbirsizlik ve işin ehli olmayan kişiler tarafından yapılan uygulamalar ve denetimsizlikler nedeniyle can alıcı bir hale geliyor.
O korkuluğun montajını yapan firmanın ve uygulayan kişinin, o inşaatın şantiye şefinin, kontrol mühendisinin iş güvenliği uzmanının ve müteahhidin hiç mi suçu yok? İnsanların hayatı bu kadar ucuz olamaz. Bizler uygulanması için yapılan yasa ve yönetmelikleri yerine getiremezsek ve uymazsak, yasalar ve yönetmelikler ne işe yarar?
En son yaşanan ve ölümle sonuçlanan bu hatanın sorumluları mutlaka bulunmalı ve gerekli adli işlemler yapılmalıdır. Kimsenin yaptığı yanına kâr kalmamalı, bilhassa insan hayatı söz konusu olan bu durumlarda.
Bu nedenle tüm meslek grupları ile ilgili işverenlere sesleniyorum: Daha fazla üzülmeden, acı çekmeden, çalıştırdığınız tüm elemanların mesleki eğitimlerini yaptırın ve “Mesleki Yeterlilik Belgesi” olmayanları çalıştırmayın.
İlgili bakanlıklar da gerekli denetimleri yapmalı, “Mesleki Yeterlilik Belgesi” olmayanları tespit etmeli ve gerekli işlemleri yapmalıdır. Mutlaka yapılan her imalatın, uygulama yeterliliğine sahip kişiler tarafından yapılması şarttır.
İnşaat sektöründe çalışan işçilerin ve ustaların, bu eğitimi ve belgeyi almaları gereklidir. Aynı uygulama tüm meslek grupları için özellikle de sağlık ve hizmet sektörleri için geçerlidir.