Küresel iklim değişikliğinin farkında olan da insanoğlu, bunun nedenini bilimsel olarak açıklayan da insanoğlu.
Peki diyeceksiniz nasıl yani? Evet, aynen belirttiğim gibi. Dünyada bugüne kadar iklim değişikliği ile ilgili devletlerarası 26 kez, Türkiye’de ise 10 civarında geniş katılımlı toplantılar yapıldı.
Toplantılarda iklim değişikliğinin neden olduğu etkenler, sebepler ve çözüm önerileri hakkında bilim insanları dahil herkes fikrini söyledi. Hatta güya gelişmiş devletler bununla ilgili tehlikenin azaltılmasına yönelik karşılıklı kararlar aldılar ve onayladılar.
Yaşadığımız doğal afetlerin sonucunda yaşadığımız acılar esasında küresel iklim değişikliğinden kaynaklı değildir. Bu acı olaylar yaşamanın nedeni maalesef ekosistemin tahrip edilmesi, hırslı sanayileşme, plansız yapılaşma, insanlardan kaynaklı yanlışlıkların ve aymazlığın sonucu. Kayıplarımız hep insanoğlunun yanlış uygulama yapmasından kaynaklıdır.
Deprem kuşağı üzerinde olduğumuza ve bunun bilinmesine rağmen hâlâ fay hattı üzerine, yakınlarına veya zemini sağlam olmayan yerlere binalar ve kentler kuruluyor.
Olan olaylara rağmen, hâlâ bütün bu olanlara göz yumuluyor. Yapılan binalar plansız ve denetimsiz biçimde bitiriliyor. Bu binalar doğal afete dayanıklı yapılmıyorsa bunun suçlusu doğal afet mi yoksa insanoğlunun uygulama hatası mı?
Küresel ısınmadan kaynaklı yeraltı sularımızın eksilmesi, göllerimizin, derelerimizin, akarsularımızın kuruması…
Kısaca kuraklığın baş göstermesi küresel ısınmaya neden olan her türlü sanayileşme, ormanların katledilmesi, yanlış tarım ve bilinçsiz su tüketimi mi, ozon tabakasının delinmesi ve incelenmesine neden olan güneş mi yoksa neden olan vahşi sanayileşmeden, küresel hakimiyetten, ekonomik güçten, insanların yanlış uygulamaları sonucu ekosistemin bozulmasından mı?
Son yıllarda yaşanan orman yangınlarının artması, doğal yaşam kaynağı olan oksijen depolarımızın yanmasının nedeni;
-Güneşin ısısının artması mı, yoksa güneş ısısını arttırın etkenlerin olmasından mı?
-İnsanoğlunun ormanlık alanlarda her türlü çöp atıklarını bırakmasından mı?
-Yanan sigarasını ormanlık alana atmasından mı?
-Piknik yapacağız diye ormanlık alanda yakılan ateşten mi?
-Enerji nakil hatlarının altında bulunan bir kıvılcımla hemen yanabilecek örtünün temizlenmemesinden mi?
-Orman yollarının, yangın emniyet şeritlerinin yapılmamasından mı?
Demek ki doğal afetler genellikle bizlerden kaynaklı…
Devamla…
-Küresel iklim değişikliğine sebep olan insanoğlunun hataları yüzünden mi?
-Mevsimsel hareketliliğin eskisi gibi olmamasından mı?
-Kısa sürede yere düşen yağış sayısının artmasıyla sele dönen ve bunun neticesinde de dere yataklarına ve taşkın koruma alanlarına yapılan binaların yıkılması ve yaşanan acı olayların nedeni yanlış imar planları ve yapılmaması gereken yerlere yapılan binalardan mı?
Bu örnekleri daha da çeşitlendirebiliriz.